Withdrawal of Executed Donation in The Turkish Law and Suggestions From The German Federal Court of Justice Within The Frame Of BGB Art.313

AuthorÇigdem Mine YILMAZ
Pages712-727
Inonu University Law Review InULR 10(2): 712-727 (2019)
Çiğdem Mine YILMAZ
712
TÜRK HUKUKUNDA YERİNE GETİRİLMİŞ BAĞIŞLAMANIN GERİ
ALINMASI VE BGB. 313. ÇERÇEVESİNDE ALMAN FEDERAL YÜKSEK
MAHKEME KARARININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
WITHDRAWAL OF EXECUTED DONATION IN THE TURKISH LAW AND SUGGESTIONS
FROM THE GERMAN FEDERAL COURT OF JUSTICE WITHIN THE FRAME OF BGB Art.313
Çiğdem Mine YILMAZ*
https://doi.org/10.21492/inuhfd.633622
Makale Bilgi
Gönderilme:16/10/2019
Kabul: 16/12/2019
Özet
Bağışlama sözleşmesinin, sözleşme taraf
larından sadece bağışlayana borç yükleyen bir
sözleşme olması sebebiyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunumuzda, bağışlayanı ve onun
malvarlığını korumaya yönelik düzenlemeler öngörülmüştür . Bu sözleşme ile
bağışlanan, yani kendisine değer kazandırılan kişi
nin zenginleştirilmesi amacı
güdülmektedir. Çalışmada, Türk hukukunda yapılan bağışlamanın geri istenebilmesi için
bağışlamaya özgü sebepler ve bağışlama dışında hangi hukuki kurumlara
başvurulabileceği Alman Medeni Kanunu, Burgerliches Gesetzbuchda (BGB)
yer alan
işlem münasebeti esası”nın felsefesine de değinilerek açıklanmaya ve önerilerde
bulunulmaya çalışılacaktır. Alman Federal Yüksek Mahkemesi, Bundesgerichtshofun,
(BGH) yerleşik içtihat hukuku uyarınca, evliliğe ilişkin bağışlama durumu, eşlerden
birinin diğerine bir mal varlığını evlilikten dolayı ve evlilikle hayat birliğinin
gerçekleştirilmesi ve oluşturulması, muhafaza edilmesi veya güvence altına alınması
maksadıyla vermesi, bununla evlilik yaşam birliğinin var olmasını ve bu birliktelik
dâhi
linde verdiği bu mal varlığından ve onun getirilerinden istifade etmeye devam etme
şüncesi veya beklentisi içinde olmasıyla mevcut olur. Bağışlamanın, münasebet esası
burada yatmaktadır. Ne var ki, eşlerin yasal mal rejimi çerçevesinde, evlilikten dolayı
bağışlama halleri durumu mevcutsa iade işlemlerinin -
bir mal ayrılığı rejiminin mevcut
olmasından farklı olarak BGB
Art. 313 uyarınca halledilmesi bir istisnadır. Federal
Mahkemeye göre, kazanç denkleştirmesi gerçekleştirilir ve yalnızca bunun uygun
olmayan bir sonuca yol açması durumunda BGB
şünülebilir.
Anahtar Kelimeler
Bağışlama,
Bağışlamanın Geri
Alınması,
İşlem Münasebeti
Esası,
İşlem Temelinin
Çökmesi.
Article Info
Received: 16/10/2019
Accepted: 16/12/2019
Abstract
Since the donation contract is a contract that burdens only the donating party with debt,
the provisions aiming to protect the donator (i.e., the donating party) and his/her assets
were set forth in Turkish Code of Obligation
s Nr. 6098. With this contract burdening a
single party with debt, it is aimed to richen the donee, who is provided with value. In this
study, besides making suggestions, it is also aimed to explain to which legal bodies one
might apply in order to withdra
w the donation by mentioning the philosophy of
principle of transaction connection, which is regulated in German Civil Law
(Bürgerliches Gesetzbuch [BGB]), besides the reasons specific to donation and the
donation itself. According to the settled case la
w of German Federal Court of Justice
Bundesgerichtshof (BGH), a marriage-
related donation occurs when an asset is
donated because of the marriage and in order to construct, maintain or secure a spousal
partnership and with the idea of continuing the marr
iage community and benefiting from
the asset and its revenues during the marriage. The connection of donation depends on
this principle. However, if the spouses have made a donation because of the marriage
and within the scope of marital property (differen
t from the regime of separation of
estates), then, it is an exception to perform the retrocession in accordance with BGB. Art.
313. According to the Federal Court, the acquisition equalization is performed and then a
retrocession transaction according to B
GB Art. 313 may be considered only if the
equalization yields an unsuitable situation.
Keywords
Donation,
Principle of Transaction
Connection,
Withdrawal of Donation,
Collapse of Transaction
Connection.
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 U luslararası Lisansı ile lisanslanmıştır
* Dr. Öğr. Üyesi, Bursa Uludağ Üniversitesi, Huku k Fakültesi, Medeni Hukuk ABD.
cigdemineyilmaz@gmail.com https://orcid.org/0000-0003-2961-0040.
İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi İnÜHFD 10(2): 712-727 (2019)
Türk Hukukunda Yerine Getirilmiş Bağışlamanın Geri Alınması ve Bgb. 313. Çerçev esinde Alman Federal Yüksek Mahkeme
Kararının Düşündürdükleri
713
I. GİRİŞ
Alman Medeni Kanununun 313. maddesinde düzenlenen işlem temelinin bozulması”
kanunda yer alan pek çok hukuki düzenlemeyle de benzerlik göstermektedir. Hukuki ihtilafların
bazılarında bu düzenlemelerin yarışabileceği kabul edilmektedir. Nitekim çalışma konumuza
esas Federal Mahkeme kararına konu teşkil eden, yerine getirilmiş bağışlamanın geri alınması”
halinde, eşler arasındaki geçerli olan mal rejiminin tasfiyesine ilişkin hükümler ya da bağışlama
sözleşmesinin saik hatası sebebiyle iptali gibi farklı hukuki kurumlara müracaatın mümkün
olabileceği ileri sürülebilir. Ne var ki hakkın ileri sürülmesinin süre ile kısıtlandığı bu hallerde,
mevcut hukuki sonuca katlanmak, hak ve nesafet duygusunu zedelemektedir. Esasen Türk
Borçlar Kanununda bağışlayanı koruyucu da pek çok hüküm bulunmaktadır1. Lakin bu
hükümlerin yetmemesi karşısında BGB 313 ile bağışlayanın korunması mümkün olabilecektir.
Nitekim BGB 313 ile sözleşmenin yapılması sırasında sözleşmenin a macı ve ekonomik değeri
için önemli olan her türlü hal ve koşulun sözleşmenin yapılmasından sonra değişmesi de işlem
temeli olarak kabul edilmektedir.
İşlem temelini düzenleyen Alman Medeni Kanununun 313. maddesi, ilk fıkrasıyla
sözleşmenin yapılmasından sonra koşulların ve durumun değişmesini, ikinci fıkrası ile ise
sözleşmenin yapılması sırasında yanlış tasavvurların da birinci fıkrada belirtilen durumlarla eş
olduğunu düzenlemektedir. Alman hukuku bu hükümle Türk-İsviçre hukukundan farklı olarak
tarafların esaslı saik hatalarını da işlem temeli kapsamında ele almıştır ki, bu da iki hukuki
düzenleme arasında karşımıza çıkan en önemli farktır. Zira Türk Borçlar Kanunu madde 138de,
ancak taraflardan kaynaklanmayan ve alışagelmiş olan sözleşme risklerini aşan, daha çok her iki
tarafı da etkileyen enflasyon, deprem gibi felaketlerin sözleşmeyi temelden sarstığı kabul edilip,
uyarlaması kabul edilmektedir. Oysa, çoğu zaman evlilik gibi çok uzun sürmesi beklenen bir
ilişkinin varlığı dolayısıyla bağışlamada bulunulduğunda, bu evlilik münasebetinin ortadan
kalkması sonucu artık işlemin temelden çöktüğü kabul edilmelidir.
II. TÜRK BORÇLAR KANUNUNDA BAĞIŞLAMA SÖZLEŞMESİ
A. Bağışlama Sözleşmesine İlişkin Temel Esaslar
Bağışlama sözleşmesi TBKnın 285-298. maddelerinde düzenlenmiş olup, 285. maddede
tanımlanmıştır. Bu tanımdan çıkarıldığı üzere, bağışlama sözleşmesi, temlik borcu doğuran,
ivazsız, tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir2. Bağışlama sözleşmesi, tarafların karşılıklı ve
birbirine uygun irade beyanlarıyla kurulmakta olup, kural olarak bağışlanan malın teslimi
gerekmemektedir. Ancak sadece bağışlayanın, bağışlanana belli bir değer vermesi veya vermeyi
üstlenmesinden dolayı tek tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir3. Bağışlama sözleşmesinin
unsurları; kazandırma yoluyla zenginleştirme, karşılıksız (ivazsız) olma ve anlaşma şeklinde
kabul edilmektedir.
Bağışlama sözleşmesi ile bağışlayanın malvarlığından ayni hak, alacak hakkı ya da başka
malvarlığı değerlerinin, bağışlananın malvarlığına devri borcu üstlenilmektedir4. Bağışlama
sözleşmesinin unsurlarından ilki kazandırma yoluyla zenginleştirme dir. Satım sözleşmesine
konu olabilen her şey bağışlama sözleşmesinin mevzuunu teşkil edebilir. Bağışlanan mal,
bağışlananın aktifinde artışa yol açabileceği gibi pasifinin de azalmasını sağlayabilir. Nitekim
borcun ibrası veya borcun devralınması gibi işlemler bağışlama olarak kabul edilmektedir5.
1
Bu nitelikteki hükümler için bkz. 6098 sayılı TBK. m. 286, 287, 288, 293; ARAL, Fahrettin/AYRANCI, Hasan:
Borçlar Hukuku, Özel Borç İlişkileri, 11. Baskı, Yetkin Yayınevi, Ankara 2018, s.236 vd; OLGAÇ Senai: Borçlar
Hukuku Akdin Muhtelif Nevileri II, İstanbul 1966, s.217; EREN Fikret: Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Ankara
2018, s.298 vd: ZEVKLİLER, Aydın/GÖKYAYLA, K.Emre: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Turhan Kitabevi,
Ankara 2019, s. 165 vd.; KILIÇOĞLU, M. Ahmet: Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Turhan Kitabevi, Ankara 2019,
s.190 vd; YAVUZ, Cevdet; Borçlar Hukuku Dersleri (Özel Hükümler) İstanbul 2012, s.163 vd; GÜMÜŞ, Mustafa
Alper: Borçlar Hukuku Özel Hükümler, Vedat Kitapçılık, İstanbul 2012, s.245 vd; SEROZAN Rona: Borçlar
Hukuku Özel Bölüm, Onikilevha Yayıncılık, 4. Bası, s.289.
2 EREN, s.298; ARAL/AYRANCI, s.236; ZEVKLİLER/GÖKYAYLA, s.165; KILIÇOĞLU, s.190; YAVUZ, s 163.;
GÜMÜŞ, s.246; SEROZAN, s.287.
3 OLGAÇ SENAİ, Borçlar Hukuku Akdin Muhtelif Nevileri, İstanbul 1966, s.217; EREN, s.298; ARAL/AYRANCI,
s.236; ZEVKLİLER/GÖKYAYLA, s.165; KILIÇOĞLU, s.190; YAVUZ, s 163.; GÜMÜŞ, s.246; SEROZAN,
s.287.
4 TANDOĞAN Haluk: Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Cilt: I/1, Evrim Dağıtım, İstanbul 1988, s.342;
ZEVKLİLER/GÖKYAYLA, s.166.
5 TANDOĞAN, s.345.

To continue reading

Request your trial

VLEX uses login cookies to provide you with a better browsing experience. If you click on 'Accept' or continue browsing this site we consider that you accept our cookie policy. ACCEPT