The meaning of differentiated solidarity, especially for the external relation and its comparison with the personal bankruptcy, which regulated by banking law

AuthorProf. Dr. Hüseyin ALTAS, Yrd. Doç. Dr. Leyla Müjde KURT
Pages248-282
Yrd.Doç.Dr.Kürşat GÖKTÜRK – Mehmet Çelebi CAN
248 İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:2 Sayı:2 Yıl 2011
THE MEANING OF DIFFERENTIATED SOLIDARITY,
ESPECIALLY FOR THE EXTERNAL RELATION AND ITS
COMPARISON WITH THE PERSONAL BANKRUPTCY, WHİCH
REGULATED BY BANKING LAW
ABSTRACT
Differentiated solidarity is a new principle of the Turkish
Commercial Code (No: 6102), which find application area in joint-stock
companies law. It provides joint and several damaging persons with the
right to use personal reduction causes externally against damaged person.
In this article, it’s tried to explain the meaning of differentiated solidarity
and the relation between differentiated solidarity and personal bankruptcy,
which regulated by Banking Law.
Keywords: Joint and several liability, differentiated solidarity,
personal bankruptcy, liability of joint-stock company directors, liability in
banking law
GİRİŞ
Sosyal yaşamı devlet yaptırımıyla düzenleyen hukuk kuralları,
toplumun adalet, nısfet ve hakkaniyet duygularını tatmin ettiği ölçüde itaat
kabiliyetini arttırır. Özellikle ticari hayatta bu duyguların tatmini,
normların, ahlakı, mesleki teamüller ve ticari uygulamalarla
bağdaşmasını gerektirir ve belirli bir dönem içerisinde yaygın olan
kanaatin değişmesiyle, normlarda da değişim ihtiyacı hissedilir. Mutlak
teselsül ilkesine göre şekillenmiş müteselsil borç ilişkisi de dış ilişkide
doğurduğu sonuçlar itibariyle adalet, hakkaniyet ve insaf duyguları
bakımından tartışmaya açık bir içeriğe sahiptir ve mehaz İsviçre
hukukunda bu özel borç ilişkisinin içeriğinin değişmesi yönünde uzun
yıllardan beri ortaya atılan görüşler, 1991 yılında İsviçre Borçlar
Kanununda yapılan değişiklikle anonim şirketler hukuku bakımından
amacına ulaşmıştır1. Türk hukukunda da 6102 sayılı kanunla anonim
1 Görüşler hakkında bkz. Bürgi, Wolfhart F., Kommentar zum schweizerischen
Zivilgesetzbuch, Das Obligationenrecht, 5. Teil, Die aktiengesellschaft, b/3: Art. 739-
771, Art. 759, Rn. 14 vd.; Hablützel, Oliver, Solidarität in der aktienrechtlichen
Farklılaştırılmış Teselsülün-Özellikle-Dış İlişki Bakımından Anlamı ve Bankacılık Kanununun Şahsi
İflas Sorumluluğu ile Karşılaştırılması
İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:2 Sayı:2 Yıl 2011 249
şirketler sorumluluk hukukunda, bugüne kadar geçerli olan mutlak teselsül
anlayışından vazgeçilerek mehaz İsviçre Borçlar Kanununa uygun
biçimde farklılaştırılmış teselsül (differenzierte Solidarität) ilkesi kabul
edilmiştir (6102 s.K m. 557).
Farklılaştırılmış teselsül, esas itibariyle alacaklı menfaatlerini
koruyan mutlak teselsül sorumluluğu ile borçlunun menfaatini koruyan iç
ilişkideki paya göre sorumluluk arasında kalan bir çözüm yoludur2.
Farklılaştırılmış teselsül ilkesini mutlak teselsülden ayıran temel özellik,
her bir borçlunun şahsi kusuru, eyleminin netice bakımından illiyet
derecesi ve hal ve şartlar gibi, sorumluluğun şahsen daha düşük miktarda
takdir edilmesini gerektiren sebepleri, alacaklıya karşı savunma imkanı
olarak dermeyan etme hakkını bahşetmesi ve hakimin dış ilişki açısından
sorumluluk miktarını bu hal ve şartları gözetmek suretiyle takdir etmesidir
(6102 s.K m 557/I). Başka bir deyişle hakim, somut olay koşullarına göre
münferit borçlunun teselsül ilişkisi içerisinde şahsen alacaklıya karşı ne
miktarda sorumlu olduğunu dış ilişki bakımından şahsi indirim sebeplerini
göz önünde bulundurarak tespit edecektir.
TTK’nın anonim şirketler sorumluluk hukuku bakımından kabul
ettiği farklılaştırılmış teselsül ilkesinin ya da taraf iradelerinden bağımsız
olarak müteselsil sorumluluk esasını öngören yasal düzenlemelerin, özel
kanunlarla düzenlenen sorumluluk ilişkilerine etkisinin hususi olarak
incelenmesi gereklidir. Özellikle Bankacılık Kanununda düzenlenen şahsi
iflasa ilişkin özel sorumluluk bakımından (BankK m. 110/I) teselsül
ilişkisinin uygulama kabiliyetine sahip olup olmadığı konusunda
tartışmalar mevcuttur3. Burada sadece soruna temas etmekle yetinilip,
aşağıda önce 6102 sayılı kanun ile uygulama kabiliyeti bulacak olan
farklılaştırılmış teselsüle ilişkin esaslar incelendikten sonra, Bankacılık
Verantwortlichkeit, Zürich/St. Gallen, 2009, s. 69 vd.: Farklılaştırılmış teselsül
kavramının Mehrli tarafından 1968 yılında kullanıldığı hakkında bkz. Nobel, Peter,
Solidarität und Unsolidarität, in: Aktuelle Fragen zur aktienrechtlichen
Verantwortlichkeit, Hsgb, Charlotte M. Baer, (s.99-128), s. 102.
2 Hablützel, s. 53.
3 Bu konuda aşağıda (V) numaralı başlıkta yapılan açıklamalara bakınız.
Yrd.Doç.Dr.Kürşat GÖKTÜRK – Mehmet Çelebi CAN
250 İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:2 Sayı:2 Yıl 2011
Kanunundaki özel sorumluluk hükmünün, borçlular bakımından taşıdığı
anlam tetkik edilecektir.
I-) İsviçre Hukukunda Farklılaştırılmış Teselsül
Farklılaştırılmış teselsül, İsviçre Borçlar Kanunu’nun 759.
maddesiyle, anonim şirket yöneticilerinin sorumluluğunda teselsül için
kanunun 1991 değişikliği ile kabul edilmiştir. İsviçre Borçlar Kanunu’nun
“teselsül ve rücu” başlığını taşıyan 759. madde hükmüne göre,
Bir zarardan dolayı birden fazla kimsenin tazmin ile yükümlü
olması halinde, bunlardan her biri, kusuruna ve mevcut şartlara
göre zararın kendisine atfedilebildiği ölçüde diğerleriyle birlikte
müteselsilen sorumludur.
Davacı birden fazla borçluyu zararın tümü için dava edebilir ve
aynı davada hakimden her bir davalının tazmin yükümünü
belirlemesini isteyebilir.
Borçlular arasındaki rücu ilişkisi, hakim tarafından tüm şartlar
değerlendirilmek suretiyle tespit olunur.”
Aynı maddenin eski metni, organlar bakımından müteselsil
sorumluluğun geçerli olduğu esasına yer vermekteydi4. Federal
Mahkeme’nin teselsül hükmünün uygulanmasındaki katı tutumu5
4 İsviçre Borçlar Kanununun 759’uncu maddesinin “Aynı zarara sebebiyet veren birden
fazla şahıs müteselsilen sorumludur” şeklindeki önceki metni mutlak teselsül esasını
öngörmesine rağmen, öğretide özellikle yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu
bakımından farklı görüşler de yer bulmaktaydı. Bu kapsamda İsviçre öğretisinde zarara
kısmen sebebiyet veren yönetim kurulu üyelerinin zararın tümünden sorumlu olup
olmayacağı ya da her birinin sadece kendisinin kusuruyla sebebiyet verdiği zarardan
müteselsilen sorumlu olup olmayacağına ilişkin tartışmalar mevcuttu. Bkz. Bürgi, Art.
759, Rn. 4.
5 Bkz. Pulaşlı, Hasan, Türk Ticaret Kanunu Tasarısına Göre Anonim Şirket Yönetim
Kurulu Üyelerinin Özen Yükümlülüğü ve Müteselsil Sorumluluğu, BATİDER, Mart
2009, C. XXV, Sa. 1, (s. 27-63),, s. 45; İsviçre öğretisinde, özellikle 1960 ve 1970’li
yıllarda verdiği kararlarda Federal Mahkemenin kusur oranını dikkate almaması bir
yana, illiyet bağını dahi gözetmeksizin sorumluluk yoluna gittiği belirtilmektedir. Bkz.
Böckli, Peter, Schweizer Aktienrecht, Zürich, 2009, § 18, Rn. 481; Ayrıca bkz.
Bärtschi, Harald; Verantwortlichkeit im Aktienrecht, Zürich, 2001, s. 120; Federal
mahkemenin teselsülün varlığı durumunda borçlunun zarara olan katkısını ve

To continue reading

Request your trial

VLEX uses login cookies to provide you with a better browsing experience. If you click on 'Accept' or continue browsing this site we consider that you accept our cookie policy. ACCEPT