The evaluations on liability and compensation issue for pollution damage caused by offshore facilities

AuthorDoç. Dr. Ismail DEMIR
Pages34-86
Doç. Dr. İsmail DEMİR
34 İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:6 Sayı:1 Yıl 2015
THE EVALUATIONS ON LIABILITY AND COMPENSATION
ISSUE FOR POLLUTION DAMAGE CAUSED BY OFFSHORE
FACILITIES
ABSTRACT
This article’s purpose is to scrutinise the liability and compensation
issues connected with transboundary pollution damage from exploration
and exploitation activities of oil and other seabed mineral resources
carried out by offshore facilities, and present solution suggestions. In this
study, it is dealt with the matter as part of international maritime law.
Firstly, the issue of transboundary pollution damage is put forth.
Afterwards, it is addressed the regulations on the matter in international
law and the workings carried out by IMO. The discussions of Legal
Committee are referred for the understanding of the subject well.
In the study, it is identified there are significant gaps the matter in
international law. For overcoming the issue, it is concluded that the best
method is to build up any substantive international convention, that the
creation of any model bilateral or regional agreement couldn’t be
sufficient.
Keywords: Offshore facilities, oil, seabed mineral resources,
pollution damage.
GİRİŞ
Genel olarak “deniz suyuna muhtelif girdilerin karışması sonucunda
doğal dengenin bozulması” olarak tanımlanan deniz kirliliği
1
, XX.
1
Sav, Ö.: Akdeniz Deniz Çevresinin Korunması ve Bölgesel Bir Düzenleme Örneği,
Ankara 2001, s. 8; Tütüncü, A.: Gemi Kaynaklı Deniz Kirlenmesinin Önlenmesi,
Azaltılması ve Kontrol Altına Alınmasında Devletin Yetkisi, Yenilenmiş B. 3., İstanbul
2004, s. 8. 1982 Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin (DHS: Deniz Hukuku
Sözleşmesi) 1(4) maddesinde deniz çevresinin kirlenmesi; "canlı kaynaklara ve deniz
yaşamına zarar verme, insan sağlığı için tehlike oluşturma, balıkçılık ve denizlerin diğer
yasal amaçlarla kullanımı da dâhil olmak üzere, denizcilik faaliyetlerini engelleme, deniz
suyunun niteliğini değiştirme ve güzellikleri bozma gibi zararlı etkileri olan veya
olabilecek maddelerin veya enerjinin, insan tarafından doğrudan doğruya veya dolaylı
Kıyı Ötesi (Offshore) Tesislerin Sebep Olduğu Kirlenme Zararları Dolayısıyla Hukuki Sorumluluk ve
Tazminat Meselesi Üzerine Değerlendirmeler
İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:6 Sayı:1 Yıl 2015 35
yüzyılın başlarından itibaren bütün dünyayı tehdit eden bir güncel
sorundur. Özellikle 1950’den sonra milletlerarası seviyede deniz
kirliliğinin önlenmesi ve kirlenme sonucu ortaya çıkan zararlar dolayısıyla
hukuki sorumluluk ve tazminat esaslarının belirlenmesine yönelik çabalar
hız kazanmıştır.
Deniz kirliliğinin en önemli kaynağı, gemilerin işletilmesinin sebep
olduğu veya karıştığı deniz kazalarıdır. Büyük deniz kazalarının çoğunda,
özellikle gemilerde yük ve yakıt olarak taşınan petrol ve diğer tehlikeli ve
zararlı maddeler denize bırakılmakta, böylece çevreye geri dönüşü çok zor
veya imkânsız zararlar meydana gelmektedir. Yine, birçok deniz kirliliği
olaylarına birden fazla devletin, farklı tabiiyetteki kişilerin ve farklı
devletlerin bayrağını çeken gemilerin karıştığı görülmektedir. Kirlenme
olayı, birden fazla devletin kıyılarına, kara sularına, münhasır ekonomik
bölgesine ve ilgili menfaatlerine zarar vermekte veya zarar tehdidine
maruz bırakmaktadır.
Deniz kirliliğinin belirtilen nitelikleri, milletlerarası deniz
topluluğunu deniz kirliliği dolayısıyla hukuki sorumluluk ve zararların
tazmin edilmesi konusunda yeknesak kurallar ihdas etmek suretiyle bir
milletlerarası rejim oluşturmaya sevk etmiştir. Bu amaçla, 1967’de
meydana gelen TORREY CANYON
2
deniz kazasının olumsuz
sonuçlarının da etkisiyle Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO)
öncülüğünde kabul edilen bir dizi milletlerarası sözleşme ile
“Milletlerarası Petrol Kirliliği Tazmin Rejiminin” (Tazmin Rejimi)
temelleri atılmıştır. Tazmin rejimi; 1969 tarihli Petrol Kirliliğinden
Doğan Zararın Hukuki Sorumluluğu İle İlgili Uluslararası Sözleşme” ve
olarak, haliçler de dâhil olmak üzere, deniz çevresine dâhil edilmesi” olarak
tanımlanmıştır. 1982 DHS’nin Türkçe tercü mesi için bkz. Özman, A.: Birleşmiş
Milletler Üçüncü Deniz Hukuku Konferansı, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku
Sözleşmesi, İstanbul 1984.
2
Bu olayla ilgili ayrıntılı bilgi için bkz. Özçayır, Z. O.: Liability for Oil Pollution and
Collisions, London Hong Kong 1998, s. 211; Abdullayev, C.: Uluslararası Hukuk
Açısından Gemilerden Kaynaklanan Petrol Kirliliği, Ankara 2005, s. 195 -196; Hooke,
N.: Maritime Casualties (1963-1996), 2.ed., London 1997, s. 635.
Doç. Dr. İsmail DEMİR
36 İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:6 Sayı:1 Yıl 2015
1971 tarihli Petrol Kirliliği Zararının Tazmini İçin Bir Uluslararası
Fonun Kurulması ile İlgili Uluslararası Sözleşme”ye dayanmaktadır. Bu
sözleşmeler, 1992’de kapsamlı biçimde revizyona tabi tutulmuş, “1992
tarihli Petrol Kirliliğinden Doğan Zararın Hukuki Sorumluluğu İle İlgili
Uluslararası Sözleşme” (1992 HSS: 1992 Hukuki Sorumluluk
Sözleşmesi)
3
ve “1992 tarihli Petrol Kirliliği Zararının Tazmini İçin Bir
Uluslararası Fonun Kurulması ile İlgili Uluslararası Sözleşme” (1992 FS:
1992 Fon Sözleşmesi)
4
kabul edilmiştir. 1992 HSS ve 1992 FS, bütün
Dünya’da geniş kabul gördüğünden önceki sözleşmelerin önemi
kalmamıştır.
“2001 tarihli Gemi Yakıtlarından Kaynaklanan Petrol Kirliliği
Zararının Hukuki Sorumluluğu Hakkında Uluslararası Sözleşme” (2001
BS: 2001 Bunker Sözleşmesi)
5
ile “1992 Petrol Kirliliği Zararının
Tazmini İçin Bir Uluslararası Fonun Kurulması ile İlgili Uluslararası
Sözleşmenin 2003 Protokolü”nün (2003 TFS: 2003 Tamamlayıcı Fon
3
Türkiye, 17/8/2002 tarihi itib arıyla 1992 HSS ’ne taraf olmuştur. Türkiye’nin 1992
HSS’ye katılmasına dair 15/6/2001 tarihli ve 2001/2668 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
ile Sözleşme’nin İngilizce ve Türkçe metinleri, 24/7/2001 tarihli ve 24472 sayılı Resmî
Gazete’de yayımlanmıştır. Türkiye’nin katılım belgesi 15/8/2001 tarihinde IMO Genel
Sekreterliği’ne tevdi edilmiştir. Bkz. .imo. org/About/ Conventions/
StatusOfConventions/ Pages/Default.aspx>.
4
Türkiye, 17/8/2002 tarihi itibarıyla 1992 FS’n e taraf olmuştur. Türkiye’nin 1992 FS’ne
katılmasına dair 1 5/6/2001 tarihli ve 2001/2669 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile
Sözleşme’nin İngilizce ve Türkçe metinleri, 18/7/2001 tarihli ve 24466 sayılı Resmî
Gazete’de yayımlanmıştır. Türkiye’nin katılım belgesi 15/8/2001 tarihinde IMO Genel
Sekreterliği’ne tevdi edilmiştir. Bkz. org/About /Conventions/
StatusOfConventions/ Pages/Default.aspx>.
5
Türkiye’nin 2001 BS’ne katılmasına dair 8/7/2013 tarihli ve 2013/5110 sayılı Bakanlar
Kurulu Kararıyla birlikte 2001 BS’nin İngilizce ve Türkçe metinleri 27/7/2013 – 28720
sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Türkiye’nin katılım belgesi, IMO Genel
Sekreterliği’ne 12/9/2013 tarihinde sunulmakla 2001 BS, Türkiye hakkında 12/12/2013
tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiştir. 2001 BS hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Ilgın, C.:
Bunker Konvansiyonu ve Konvansiyon’un Türkiye Açısından Değerlendirilmesi,
Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 2003;
Ling, Z.: Compulsory Insurance and Compensation for Bunker Oil Pollution Damage,
Springer 2007; Chau, W.: Liability and Compensation for Bunker Pollution, The Journal
of Maritime Law. & Commerce, October 2002, Vol. 33/5, s. 553 vd.

To continue reading

Request your trial

VLEX uses login cookies to provide you with a better browsing experience. If you click on 'Accept' or continue browsing this site we consider that you accept our cookie policy. ACCEPT