Legal and fiscal analysis of dividend payment to auditing board members and auditors who are not shareholders at joint-stock corporations

AuthorDr. Abdüllatif SENER, Dr.Ilhami ÖZTÜRK
Pages152-185
DDA ŞENER- İ ÖZTÜRK
152 İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:3 Sayı:1 Yıl 2012
LEGAL AND FISCAL ANALYSIS OF DIVIDEND PAYMENT TO
AUDITING BOARD MEMBERS AND AUDITORS WHO ARE
NOT SHAREHOLDERS AT JOINT-STOCK CORPORATIONS
ABSTRACT
This study examines, in the context of the Turkish Commercial
Code, Capital Market Law and taxation laws, payment of dividends to
auditing board members and auditors of a Joint-Stock Corporation who
are not shareholders in the Company.
Neither repealed Turkish Commercial Law No. 6762, nor Turkish
Commercial Code No. 6102, nor Capital Market Law No. 2499 (both
currently in effect), clearly regulate whether or not auditing board
members or auditors of a Joint-Stock Corporation who don’t have shares
in the Company can receive dividends out of the profits of the company.
Similarly, there is no provision in the tax legislation pertaining to the
distribution of dividends to auditing board members. In order to avoid
doubts arising in practice in the context of commercial, capital market and
taxation laws, it is crucial to clarify by means of express legal provisions
whether it is allowed to pay dividends to Auditing Board Members and
auditors.
Keywords: Auditing Board, auditor, dividens, capital income.
GİRİŞ
6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) anonim
şirketlerin yönetim kurulu üyelerine kar payı verilebileceği yönünde
hükümler yer almasına rağmen denetim kurulu üyelerine kardan pay
verilip verilmeyeceği hususu açıkça düzenlenmemiştir. Kanunda pay
sahibi olmayan denetim kurulu üyelerinin kar payı almasını açıkça
yasaklayan bir hüküm yer almadığı gibi, pay sahibi olmayan denetim
kurulu üyeleri kar payı ödenecek kişiler arasında da sayılmamıştır.
Denetim kurulu üyelerinin ifa ettikleri görevin niteliği, denetim ilke ve
standartları ve denetimin doğası gereği kanun koyucunun pay sahibi
olmayan denetçilerin bu sıfatları dolayısıyla şirket karından pay
A Ş P S O D K Ü  D K P
Ö H  M A
İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:3 Sayı:1 Yıl 2012 153
almamaları yönündeki iradesi nedeniyle bilinçli susma yolunu seçtiği
söylenilebilir. Denetim kurulu üyelerine kar payı verilip verilmeyeceği
hususu hukuken tartışmaya açık olmakla birlikte 6762 sayılı Kanun
uygulamasında bazı anonim şirketlerin denetim kurulu üyelerine de tıpkı
yönetim kurulu üyeleri gibi kar payı ödedikleri görülmektedir.
6102 sayılı TTK ile denetim kurulu yapısı kaldırılmış ve bağımsız
denetim sistemi getirilmiştir. Buna göre, şirketlerin zorunlu organları
arasında sayılan ve konuyla ilgili uzmanlığı bulunması şart olmayan
denetçi (murakıp) eliyle yapılan denetim, yeni düzenleme ile yerini
yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir unvanını
taşıyan ve Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları
Kurumunca yetkilendirilen kişiler ile ortakları bu kişilerden oluşan
sermaye şirketleri vasıtasıyla yapılacak bağımsız denetime bırakmıştır.
Bağımsız denetim ücreti olarak ya da bu ücrete ilave olarak anılan
denetçilere şirket karından pay verilip verilmeyeceği hususu da benzer
şekilde açık bir kanun düzenlemesine tabi kılınmadığından tartışmaya
açıktır.
Bunun yanı sıra Sermaye Piyasası Kanunu ve ikincil mevzuatında
halka açık anonim ortaklıkların kar payı dağıtabileceği kişiler arasında
yönetim kurulu üyeleri yer alırken denetim kurulu üyeleri sayılmamıştır.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 75’inci maddesinde kurumların yönetim
kurulu başkan ve üyelerine verilen kar payları menkul sermaye iradı
olarak tanımlanmış olup, denetim kurulu üyelerine verilen kar payları ise
aynı madde ile menkul sermaye iradı kapsamına dâhil edilmemiştir. Bir
başka ifadeyle anılan madde uyarınca pay sahibi olmayan denetim kurulu
üyeleri kar payı elde etmek suretiyle menkul sermaye iradı sağlayan
kişiler arasında sayılmamıştır. Oysaki aynı Kanun’un 61’inci maddesinin
(5) numaralı alt bendinde yönetim kurulu üyeleri ile birlikte denetim
kurulu üyelerine de bu sıfatları dolayısıyla ödenen veya sağlanan para,
ayın ve menfaatlerin ücret sayılacağı belirtilmiştir. Anılan Kanun’un her
iki maddesinin birlikte tetkiki neticesinde, pay sahibi olmayan denetim
kurulu üyelerinin kar payı elde edebilecek kişiler arasında sayılmamış
olması, bunun sadece yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile sınırlı tutulmuş
DDA ŞENER- İ ÖZTÜRK
154 İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt:3 Sayı:1 Yıl 2012
olması, buna karşın ücret geliri elde edenler arasında yönetim kurulu
üyelerinin yanı sıra denetim kurulu üyelerinin de sayılmış olması, pay
sahibi olmayan yönetim kurulu üyelerine kar payı ödenemeyeceği
yönündeki kabulü destekleyici mahiyette yorumlanabilir.
Bu çalışma ile pay sahibi olamayan denetim kurulu üyelerine kar
payı ödenip ödenemeyeceği hususu TTK ve SPKn’nun kar payı
ödenmesine ilişkin hükümleri kapsamında tahlil edilecektir. Bu analiz
yapılırken, kar payı ödenmesi ve kar paylarının dâhil olduğu gelir
unsuruna ilişkin; Gelir Vergisi Kanunu ve çeşitli ülkelerle imzalanan çifte
vergilemenin önlenmesine ilişkin anlaşma hükümleri de dikkate
alınacaktır. Mali mevzuata ilişkin olsa da kar paylarının
vergilendirilmesine ilişkin bu düzenlemelerin, pay sahibi olmayan
denetim kurulu üyelerine kar payı ödenmemesi gerektiği yönündeki bir
iradeyi yansıtıp yansıtmadığı hususu da analize dâhil edilecektir.
I. TÜRK TİCARET KANUNU KAPSAMINDA DENETİM
KURULU ÜYELERİNE KAR PAYI ÖDENMESİ
Pay sahibi olamayan denetim kurulu üyelerine şirket karından pay
verilip verilemeyeceği hususu mülga 6762 sayılı TTK ve 1 Temmuz 2012
tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK hükümleri kapsamında ayrı ayrı
ele alınacaktır.
1. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu Kapsamında
6762 sayılı TTK’nın 347’nci maddesi uyarınca her anonim
ortaklıkta zorunlu olarak bir denetleme organı bulunması gerekmekte olup
bu organın yokluğu aynı Kanunun 435’inci maddesi uyarınca belli
şartlarda bir fesih sebebi oluşturmuştur.
6762 sayılı TTK kapsamındaki denetçiler ile anonim ortaklık
arasındaki ilişki bir vekâlet veya hizmet akdine dayanmaktadır. Nitekim,
Yargıtay bir kararında;1 TTK’nın 347’nci maddesi uyarınca şirkette pay
sahibi olanlar ve olmayanlar arasından genel kurulca seçilen denetçi ile
şirket arasındaki ilişkinin kural olarak vekalet sözleşmesi niteliğinde
olduğuna, denetçi için ücret öngörülmesi halinde anonim ortaklık ile
1 Yargıtay, 10. HD. 14.9.1973, E.1973/180, K.1973/209.

To continue reading

Request your trial

VLEX uses login cookies to provide you with a better browsing experience. If you click on 'Accept' or continue browsing this site we consider that you accept our cookie policy. ACCEPT