1939 Ingiliz-Fransiz-Turk Antlasmasi'na Dair Dikkatlerden Kacan Bir Gercek: Ozel Anlasma'da Yer Alan 'Erteleyici Madde'nin Kaldirilmasi/An Overlooked Fact About the 1939 Anglo-French-Turkish Treaty:Removal of the 'Suspensive Clause' in the Special Agreement.

AuthorAydogdu, Murat

Giris

Mart 1939'da Almanya'nin Cekoslavakya'yi isgal etmis olmasi Turkiye'de rahatsizlik uyandirmis olsa da Alman saldirganligi hala nispeten uzaktaki bir olguydu. Ancak Nisan ayinda Italyanlarin Arnavutluk'u isgal ederek burada hatiri sayilir bir yiginak yapmasi ve bu isgalin Berlin tarafindan desteklenmesi endiseleri arttirdi. Turkiye'nin buna cevabi Ingiltere ile Mayis, Fransa ile Haziran aylarinda imzaladigi deklarasyonlar oldu. Akdeniz'de bu uc devlete yonelebilecek bir saldiri karsisinda isbirligini ongoren bu deklarasyonlar ayni zamanda mustakbel ittifak antlasmasinin da zeminini olusturacakti. Bu durum esasen Turkiye'nin kesin bir tercih yapmis oldugunu ortaya koyuyordu. Dis ticareti neredeyse butunuyle Almanya'ya bagimli olan Ankara (1) bu hamleyi Almanya ile ticari iliskilerinin kopmasi ve bu ulkeyle siyasi gerilim yasama pahasina yapmisti.

Almanya'nin Turkiye'ye tepkisi sert oldu: 16 Ocak 1939 tarihli ve Turkiye'ye 150 milyon Reich Mark kredi verilmesini ongoren anlasmanin onaylanmamasina ve suresi 31 Agustos 1939'da dolacak olan 25 Temmuz 1938 tarihli Turk-Alman Ticaret Antlasmasi'nin yenilenmesine dair gorusmelere simdilik baslanmamasina karar verildi. Diger yandan Turkiye'ye agir silah verilmeyecekti ama Turkiye'den krom tedarigini surdurmek adina daha once siparisi verilmis hafif silahlar gonderilecek, yeni siparis ise alinmayacakti. Buna karsilik Ankara Almanya'ya krom ihracatini azaltma ve yavaslatma yoluna giderken Almanya Turkiye'ye askeri malzeme vermedigi takdirde Turkiye'nin de Almanya'ya krom sevkiyatini durdurabilecegi tehdidinde bulundu. Almanlar ise krom sevkiyati olmadan ticari antlasmanin yenilenmeyecegini bildirdiler. Ayrica Almanlar ticaret antlasmasinin yenilenmesi icin gecerliligini koruyan butun silah sozlesmelerinin ve 16 Ocak 1939 tarihli kredi anlasmasinin iptalini onsart olarak ortaya koydular. Neticede ticaret anlasmasi yenilenmedi ve Almanya'nin Polonya'ya saldirdigi 1 Eylul 1939 itibariyle Almanya ile Turkiye arasindaki ticaret de durmus olacakti. (2) Hic su phesiz Ankara'nin beklentisi Ingiltere ve Fransa'nin Almanya'nin boslugunu doldurmasiydi.

23 Agustos 1939'da Almanya ve Sovyetler Birligi arasinda imzalanan saldirmazlik pakti ozellikle Avrupa'da tum politik hesaplari alt ust eden bir gelisme oldu. Ingilizler ve Fransizlar bir suredir Almanya'ya karsi ortaklik kurmak icin muzakerelerde bulunduklari Sovyetler Birligi'nin avuclarinin icinden kaydigini gorduler. Bu yeni durumda Hitler'in Bati'ya karsi bir sefere hazirlanma ihtimali artik cok daha yuksekti. Bu pakt baska sorulari da akla getiriyordu: Almanya ve Sovyetler Birligi arasindaki uzlasi gorundugu kadarindan mi ibaretti yoksa mesela nufuz alanlari belirlemeye yonelik gizli bir uzlasi da mevcut olabilir miydi? Eger boyleyse bu uzlasinin icerigi ne olabilirdi? Ote yandan Ingiliz-Fransiz cephesi icin cok onemli bir soru da, bu paktin Turkiye'nin politik tutumu uzerindeki etkisinin ne olacagiydi. Ingiltere ve Fransa ile bir ittifaka dogru yururken, Sovyetler Birligi'nin de ayni cephede yer alacagini varsayan Turkiye Moskova'nin aldigi yeni pozisyon karsisinda geri adim atacak miydi? Bu sorunun cevabi cok onemliydi zira Dogu Akdeniz, Balkanlar ve Ortadogu soz konusu oldugunda Turkiye'nin pozisyonu belirleyici olacakti. Fakat Turkiye yonunu degistirmedi ve 1 Eylul 1939'da Polonya'ya saldiran Almanya'ya savas ilan etmis olmalarina ragmen Ingiltere ve Fransa ile bir ittifak antlasmasi imzaladi. Ancak bunu yaparken antlasmaya iki onkosul koydurmayi basardi. Birincisi Protokol 2'de yer alan ve Turkiye'nin, her halukarda onu Sovyetler Birligi ile silahli bir catismaya goturecek/goturebilecek bir eyleme zorlanamayacagi hukmuydu. Ikincisi ise antlasmaya ekli Ozel Anlasma'nin 6. maddesinde yer alan hukumdu. Bu hukum antlasmanin tamamen yururluge girmesini Ingiltere ve Fransa'nin yine Ozel Anlasma'nin 2., 4. ve 5. maddelerinde taahhut ettikleri kredileri kullanilabilir hale getirmeleri ve Turkiye'nin Trakya sinirlarinin muhtemel bir dusman taarruzuna karsi acilen etkili savunma yapilabilecek duruma getirilmesi sartina bagliyordu. (3)

Soz konusu 6. madde Bakanlar Kurulu karariyla 26 Ocak 1940'ta iptal edildi. Bu her acidan son derece onemli bir karardi. Ne var ki II. Dunya Savasi'nda Turk Dis Politikasi'ni ele alan eserlerde (Ismail Soysal'in asagida ifade edilen bir cumlelik ve Bakanlar Kurulu kararindan bahsetmeyen deginisi disinda) buna hic deginilmedi. Durum bu olunca da Turkiye'nin son safhaya kadar savas disi kalabilmesinde (aslinda artik hukuki islevini kaybetmis olan) 6. maddenin kullanisli bir rol oynadigi kabul edildi. Dogal olarak da bu kararin II. Dunya Savasi'nin baslangic safhasinda Turk Dis Politikasi'nin gercekte ne oldugu sorusunu cevaplandirabilme noktasinda tasidigi oneme girilmesi de zaten mumkun olmadi. Meselenin ele alinis bicimini II. Dunya Savasi'nda Turkiye'nin Dis Politikasi'na dair calismalar uzerinden kisaca soyle ozetleyebiliriz:

6. maddenin kaldirildigina bir cumle ile de olsa deginen (bizim tespit edebildigimiz kadariyla) tek Turk arastirmaci Ismail Soysal olmustur: "Ingiltere ve Fransa Turkiye Merkez Bankasi'na 28 Ocak 1940 gunu 15 milyon Sterlinlik 55 ton altini (1982 yilindaki degeri yaklasik 750 milyon dolar) teslim edince, Disisleri Bakani, Ingiliz ve Fransiz Buyukelcilerine yolladigi mektuplarda, boylelikle Uclu Ittifakin tum hukumlerinin uygulanmaya konuldugunu bildirmistir." (4) Ancak Soysal'in yazdiklari bundan ibarettir ve bu kararin bir Bakanlar Kurulu karari olduguna deginmedigi gibi anlami uzerinde hic durmamistir. Soysal'in kaynagi da anlasilan yayina kendisinin hazirladigi Cevat Acikalin'in anilaridir. (5) Zehra Onder'in calismasinda ittifak antlasmasini muteakip Ingilizlerin "erteleyici madde"yi (suspensive clause) yeniden gorusmeye actiklari ve Turkiye'yi bundan vazgecirmeye calistiklari ifade edilirken "suspensive clause" ifadesinin yanina aciklama olarak '(Rusya ozel hukmu)' ibaresi konmustur. (6) Ancak bu aciklama meselenin tamamen yanlis anlasildigini gostermektedir. Bu donemde Ingilizlerin Turkleri vazgecirmeye calistigi hukum antlasmaya ekli acik 2. protokolun konusu olan 'Sovyet cekincesi' degil, ileride gorulecegi uzere Ozel Anlasma'nin 6. maddesinin konusu olan kredi ve silah yardimiyla ilgili 'Erteleyici Madde'ydi. Cemil Kocak da Onder'in calismasina atfen Ingiltere'nin Sovyet cekincesini antlasma metninden cikarmak istemesine karsilik, Menemencioglu'nun Turkiye'nin bunu ancak askeri bakimdan istedigi olcude techiz edildigi takdirde kabul edebilecegini belirttigini ifade eder. (7) Dolayisiyla Kocak da Ingilizlerin Menemencioglu ile yurutulen muzakereler sirasinda kaldirilmasini talep ettikleri erteleyici maddenin 'Sovyet cekincesi' oldugunu ifade etmekle ayni hatayi tekrarlamistir. Selim Deringil ise 'erteleme maddesi' olarak bu hukme yuzeysel olarak deginir ama akibetinden hic bahsetmez. (8) Ilhan Tekeli ve Selim Ilkin'in calismasinda ise genel bir hata tekrarlanmis, Ozel Anlasma'nin 6. maddesi (kitaptaki tanimlamayla "Turk ordusunun savasa girmeden once yeterli olarak techiz edilmis olmasi" hukmu) Turkiye'nin savas disi kalmayi basarmasinin en onemli sebeplerinden biri olarak gosterilmistir. Eserde savasin ilk yillarinda Turkiye'nin savas disi kalmak icin 2 numarali protokoldeki Sovyet cekincesini kullandigi, savasin Rusya lehine donmesinin ardindan ise ikinci kosulu (yani Ozel Anlasma'nin 6. maddesini) kullandigi ileri surulmustur. (9) Ayni sekilde Baskin Oran da savasa katilmasi yonunde Ingiltere ve Fransa'dan gelen baskilara karsi Turkiye'nin surekli olarak kendisine yapilan silah yardiminin yetersizligini ileri surerken, bunu Ozel Anlasma'nin 6. maddesine dayanarak yaptigini soylemekte ve bu maddeyi Turkiye'nin savas disinda kalmasini saglayan uc saglam hukuksal gerekceden biri olarak saymaktadir. (10) Nezihe Selcen Korkmazcan'in 'Ikinci Dunya Savasi'nda Turk Diplomasisi' isimli eserinde de ayni hata mevcuttur. Korkmazcan "savasin ilerleyen safhalarinda Turkiye'nin cogunlukla yaptigi, Ittifak Antlasmasi'nin ekindeki Ozel Anlasma'nin gereginin tam olarak yerine getirilmedigini one surerek ya da antlasmanin sonundaki protokole eklettigi Sovyet cekincesini hatirlatarak savas disinda kalmaya calismak olmustur" demektedir. (11) Aslinda Korkmazcan 26 Ocak 1940 kararnamesine atif yapmis fakat sadece muttefiklerin kredi taahhutlerini yerine getirdiklerine dair kismini zikretmistir. (12) Halbuki kararname metninin devaminda Ozel Anlasma'nin 6. maddesinin yani Erteleyici Madde'nin kaldirildigi ortaya konmaktadir ki esasen kararname de buna yoneliktir. Ayni sekilde Figen Atabey de Turkiye'nin savas disi pozisyonunu koruyabilmesinin antlasmaya eklettigi askeri ve ekonomik yardim kosullari sayesinde mumkun olabildigini soylemektedir. (13)

Bu calisma Engelleyici Madde'nin hangi siyasal atmosferde antlasmaya girebildigi, Muttefiklerin ve ozellikle Ingilizlerin meseleye bakis acisinin ne oldugu, Ankara'nin bu maddeyi kaldirmayi nasil ve nicin kabul ettigi sorularina, agirlikli olarak bu konuda halihazirda kullanabilecegimiz en doyurucu kaynaklardan biri olarak Ingiliz kabine dosyalarini merkeze alarak cevap bulmaya calisacaktir.

Erteleyici Madde'nin Antlasmaya Girmesi ve Kaldirilmasina Yonelik Ingiliz Cabalari

Almanya'nin Polonya'yi isgale basladigi ve buna karsilik Ingiltere ve Fransa'nin da Almanya'ya savas ilan etmis oldugu bir ortamda yurutulen Turk-Ingiliz-Fransiz ittifak gorusmelerinde Ankara Hukumeti Protokol 2'de ifade edilecek olan Sovyet cekincesinin yani sira antlasmaya bir on sart daha konulmasini istedi. Buna gore "kendisine yeterince savas malzemesi saglanincaya dek Turkiye antlasmadan dogan yukumluluklerini yerine getirmesi konusunda zorlanmamaliydi." (14) Bu Ingilizler acisindan her ne kadar moral bozucu bir gelisme olsa da gerek Basbakan Neville Chamberlain gerek Disisleri Bakani Lord Halifax Ingiltere'nin mevcut sartlarda Turkiye ile acilen bir ittifak antlasmasi imzalamasini zaruri buluyorlardi. Aralarinda aldiklari karara binaen ve Savas...

To continue reading

Request your trial

VLEX uses login cookies to provide you with a better browsing experience. If you click on 'Accept' or continue browsing this site we consider that you accept our cookie policy. ACCEPT